Zaman zaman işsizlik; kimlik, aidiyet ve değer hissi gibi temel psikolojik yapıların sarsılması anlamına gelebilmektedir. Modern dünyada “Ne iş yapıyorsun?” sorusu, yalnızca meraktan değil, aynı zamanda bir kimlik tanımlaması arayışındandır.
İşsizliğin Psikolojik Etkileri Nelerdir?
1. Özgüven Kaybı: İşsiz kalındığında kişinin kendine duyduğu güven ciddi şekilde zarar görebilir. Başvuruların olumsuz sonuçlanması ya da geri dönüş dahi alınamaması, bireyin “yetersiz” olduğu algısını besler.
2. Sosyal İzolasyon: İş yerleri sosyal bağların kurulduğu alanlardır. İşsiz kalan bireyler, yalnızca ekonomik değil, sosyal bir boşlukla da karşı karşıya kalabilir. Bu durum zamanla depresyon, kaygı bozukluğu ve yalnızlık duygusunu artırabilir.
3. Gelecek Kaygısı: Düzenli gelirden mahrum kalmak, yalnızca bugünü değil, geleceği de belirsizleştirir. Özellikle uzun süreli işsizlik, kişinin gelecekle kurduğu tüm umutlu senaryoları sarsabilir.
4. Kimlik Krizi: İş, kişinin hayattaki varoluş biçimlerinden biridir. “Ben artık ne işe yarıyorum?” sorusu, işsizlik süresince zihni kemiren en temel sorulardan biri olabilir.
Ne Yapmalı?
Psikolojik destek alınmalı: Bu süreçte psiko-terapi almak, yalnız olmadığını bilmek ve duygularını normalleştirmek, iyileşme sürecini hızlandırabilir.
Rutin oluşturulmalı: Günlük bir plan, uyku düzeni, fiziksel aktivite ve hedef belirleme, kontrol duygusunu geri kazandırabilir.
Bağlantılar canlı tutulmalı: İşsiz kalındığında içe çekilmek doğaldır ancak profesyonel çevreyle bağları koparmamak, fırsatların fark edilmesini sağlayabilir.
Cogito İK Danışmanlık olarak işsizliğin sadece bir İK verisi olmadığını, insanın yaşam yolculuğundaki kırılma anlarından biri olduğunu biliyoruz. İş, sadece bir geçim kaynağı değil; çoğu zaman bir aidiyetin, bir inancın, bir motivasyonun adıdır.
Kaynaklar:
Paul & Moser, 2009. «Unemployment impairs mental health»
APA, Mental Health & Employment Reports