info@cogito.com.tr +90(216) 706 17 04

Günümüz iş dünyasında başarılı olmak için yalnızca kâr marjları, pazar payları ve büyüme stratejileri yeterli değil. Farklılıkların değer gördüğü, herkesin eşit fırsatlara sahip olduğu, kapsayıcı bir iş yeri kültürü oluşturmak, sürdürülebilir başarı için kritik bir strateji haline geldi.

İngilizce Diversity, Equity, Inclusion (DEI ) olarak tabir edilen ‘Çeşitlilik, Eşitlik, Dahil Etme’ politikaları, şirketlerin sosyal sorumluluğun ötesine geçerek gerçek performans artışı sağladığı bir alan olmaya başladı. İş dünyasında yapılan araştırmalar, çeşitliliğin; inovasyonu %20, finansal performansı %35 ve çalışan bağlılığını %30 oranında artırdığını gösteriyor. Bu sadece rakam değil! Bu, iş dünyasında geleceğe yön verecek bir kültür değişimi demek.

Peki DEI’yi nasıl hayata geçirebiliriz?

Farklılıkları destekleyen bir kültür inşa ederek:

Etnik köken, yaş, cinsiyet, fiziksel yetenek gibi unsurları çeşitlilik içinde görerek ve bu farklılıkları bir zenginlik olarak kabul ederek.

Eşitlikçi politikalar oluşturarak:

İşe alımdan terfi süreçlerine kadar adil ve şeffaf uygulamalar benimseyerek. Performans değerlendirme kriterlerini objektif ve dengeli yaparak.

Dahil edici uygulamalar geliştirerek:

Çalışanların sesinin duyulmasını sağlayarak, fikir paylaşımına teşvik ederek ve her bireyin katkısının değerli olduğunu hissettirerek.

Liderlikte çeşitlilik ile:

Yönetim kadrolarında ve karar verici pozisyonlarda farklı bakış açılarına yer vererek, eşit temsiliyet sağlayarak.

Unutmamak gerekir ki, DEI yalnızca bir etik ya da sosyal sorumluluk konusu değildir. Bu aynı zamanda, şirketlerin yenilikçi, verimli ve sürdürülebilir olmaları için temel bir stratejidir.

Sonuç olarak kapsayıcı bir kültür, sadece "iyi hissettiren" bir yaklaşım değil, aynı zamanda performansın ve verimliliğin artmasını sağlayan bir güç kaynağıdır.

Kaynaklar:
McKinsey & Company, Diversity Wins: How Inclusion Matters, 2020
Harvard Business Review, Why Diversity and Inclusion Matter, 2021